Boðaziçi Zirvesi'nde 'Dijital çaðda dönüþen sermaye piyasalarý ve stratejiler' baþlýklý panelde konuþan Türkiye Sermaye Piyasalarý Birliði Baþkaný ve QNB Dijital Varlýklar A.Þ.'nin Yönetim Kurulu Baþkaný Pamir Karagöz, Türkiye'deki sermaye piyasalarýnda çok hýzlý bir dönüþüm yaþandýðýný ve küçük yatýrýmcýlarýn dijital deneyimleri daha fazla talep eder hale geldiðini söyledi. Karagöz, "Büyük yatýrýmcýnýn eskiden sahip olduðu imkanlara yeni dönemde küçük yatýrýmcýnýn da bu dijitalleþmeyle sahip olacaðý ve bu deneyimi en üst noktada yaþatmaya çalýþacaðýmýz yeni bir dönem baþlýyor" dedi. Ünlü & Co Yönetim Kurulu Baþkaný Mahmut Ünlü de, Türkiye'de yabancý yatýrýmcý payýnýn zaman içerisinde yüzde 60'lardan yüzde 30'un altýna düþtüðünü ve yabancýnýn hisseleri elde tutuþ süresinin de kýsaldýðýný ifade ederek, sermaye piyasasýný geliþtirmek için içeride yerli yatýrýmcýlarla güçlendirmemiz gerektiðini belirtti. Türkiye'deki þirket satýn alma ve birleþmeleri de deðerlendiren Ünlü, "Kur istikrarýnýn saðlanmasý ve enflasyonun kontrol altýna alýnmasýyla beraber önümüzdeki yýl içinde direk yabancý sermaye yatýrýmlarýnýn artmasýný ve dolayýsýyla satýn alma ve birleþme piyasasýnýn daha aktif olmasýný bekliyoruz." dedi. 

Uluslararasý Ýþbirliði Platformu (UÝP) tarafýndan düzenlenen 15. Boðaziçi Zirvesi’nin ikinci gününde 'Dijital çaðda dönüþen sermaye piyasalarý ve stratejiler' baþlýklý bir panel düzenlendi. Moderatörlüðünü UÝP Ýcra Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mehmet Þükrü Tekbaþ'ýn yaptýðý panele konuþmacý olarak, Türkiye Sermaye Piyasalarý Birliði Baþkaný ve QNB Dijital Varlýklar A.Þ.'nin Yönetim Kurulu Baþkaný Pamir Karagöz, Ünlü & Co Yönetim Kurulu Baþkaný ve CEO'su Mahmut Ünlü, Ýþ Portföy Genel Müdürü Burak Sezercan ve Topkapý Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Emre Alkin katýldý.

Sermaye piyasalarýna yatýrým yapan yabancý yatýrýmcýlarýn özellikle 2018 yýlýna kadar yapýlan büyük halka arzlarda önemli alýcýlar olduðuna iþaret eden Ünlü & Co Yönetim Kurulu Baþkaný ve CEO'su Mahmut Ünlü, bu tarihten sonra halka arzlarýn küçülmesi ve daha ufak þirketlerin borsaya gelmesi ile yabancýlarýn katýlýmýnda da ciddi bir düþüþ yaþandýðýný kaydetti. 2022-2024 yýllarý arasýnda daha önce görülmemiþ þekilde 120'den fazla halka arz olduðuna dikkat çeken Ünlü, "Maalesef içerideki yerli yatýrýmcýlar büyük halka arzlar geldiðinde onlarý yeteri kadar destekleyecek kaynaða sahip deðil. Ayrýca Türkiye'deki en önemli problemlerden bir tanesi finansal okur yazarlýk konusu. Bireylerin yoðun miktarda alým yaptýðý halk arzlarda, çoðu þirketin ne iþ yaptýðýný bile bilmeden alýyor. Eski tip halka arzlarda en büyük alýcý yabancýlar olduðu için ve bunlarýn da finansal okur yazarlýðý üst seviyede olduðu için, doðru fiyatý onlar belirlerdi. Yeni sistemde yabancýlarýn gitmesiyle beraber bu da ortadan kalktý. Yabancýlarýn tekrar gelmesi ümit ediyorum ki bütün büyük halk arzlarýnýn baþarýsýný saðlayacak ve diðer taraftan da fiyat oluþumunun daha saðlýklý olmasýný destekleyecek." dedi.

TÜRKÝYE'DEKÝ SATIN ALMA VE BÝRLEÞMELER ARTABÝLÝR

Türkiye'de yabancý yatýrýmcý oranýnýn yüzde 60'lardan yüzde 30'larýn altýna kadar düþtüðüne iþaret eden Ünlü, þöyle devam etti: "Eskiden yabancý yatýrýmcý geldiðinde uzun süre kalýrdý. Þimdi yabancýnýn elde tutuþ süresi de kýsaldý ve bu anlamda Türkiye'de yabancý yatýrýmcý artýk yerli yatýrýmcýdan farklý deðil. Gelirken iyi ama çýkarken de çok olumsuz etkileri oluyor, borsayý aþaðýya indiriyor. Yabancý yatýrýmcý deyince de tek bir kütle yok zaten. Yatýrým stratejileri birbirinden çok farklý yabancýlar var. Sermaye piyasasýný geliþtirmek için bizim içeride yerli yatýrýmcýlarla güçlendirmemiz lazým."

Türkiye'deki þirket satýn alma ve birleþmeleri de deðerlendiren Ünlü, bu alanda yoðun bir þekilde faaliyet gösteren bir firma olduklarýný kaydetti. Türkiye'ye yatýrým yapmak veya þirket satýn almak için gelen direk yabancý sermaye giriþinin 2014-2018 aralýðýnda 14 milyar dolar seviyelerinde olduðunu ifade eden Ünlü, bu rakamýn yýllýk 10 milyar dolarlara gerilediðini belirtti. Ünlü, "Bundan sonraki döneme baktýðýmýzda, son 3-4 ay içinde bana umut veren, yabancý sermayenin artýþýný saðlayacak bir takým geliþmeler oldu, güzel satýn alma ve birleþme iþlemleri açýklandý. Türk varlýklara yeniden uzun vadeli ilgi olduðunu göstermesi itibariyle heyecan verici geliþmeler. Orta vadeli planýn baþarýlý olmasýyla, yani kur istikrarýnýn saðlanmasý ve enflasyonun kontrol altýna alýnmasýyla beraber önümüzdeki yýl içinde yabancý sermaye direkt yatýrýmlarýnýn artmasýný ve dolayýsýyla satýn alma ve birleþme piyasasýnýn daha aktif olmasýný bekliyoruz." dedi. 

KÜÇÜK YATIRIMCI DÝJÝTALLEÞME DENEYÝMÝNÝ ÝSTÝYOR

Dijitalleþme ve sermaye piyasalarý arasýndaki iliþki ile ilgili konuþan Türkiye Sermaye Piyasalarý Birliði Baþkaný ve QNB Dijital Varlýklar A.Þ.'nin Yönetim Kurulu Baþkaný Pamir Karagöz, bunu iki þekilde ele aldýðýný belirtti. Karagöz, þunlarý anlattý:

"Bir tanesi Borsa Ýstanbul'un kompozisyonu. Yeni ekonomi modeline uygun olan þirketler ve sektörler hangileri diye baktýðýmýzda bu þirketlerin borsamýzdaki oraný sadece yüzde 1. Bu oran geliþmekte olan ülke borsalarýnda yüzde 22, ABD'de yüzde 33. Dolayýsýyla öncelikle bu rasyoyu derhal dünya standartlarýna çekmemiz gerekiyor. Bu da ya mevcut þirketlerimizin yeni ekonomi modeline uygun yatýrýmlar yapmalarýyla ya da yeni halka arzlarýn bu sektörlerden gelmesiyle olabilir."

Ýkinci olarak sermaye piyasalarýndaki þirketlerin dijital dönüþümüne dikkat çeken Karagöz, dünyada da bizdekine benzer þekilde küçük yatýrýmcý ve halka arz artýþý olduðunu söyledi. Ancak burada borsa ile yeni tanýþan kitlenin sistem içerisinde tutulmasýnýn çok önemli olduðunu ifade eden Karagöz, "Bunun için de yatýrým þirketlerine, portföy yönetim þirketlerine ve sektörün tüm paydaþlarýna asla çok önemli bir misyon düþüyor. Ve bu misyonu da aslýnda en iyi þekilde ben sektörün yerine getirdiðine inanýyorum. Bir kere bu bizim anlýk iþlem iletim sisteminin altyapýsý. Türkiye'de hisse senedi emiri iletim sisteminin teknik kapasitesi gün içinde eþ anlý daðýlmýyor. Belli anlarda, özellikle piyasa açýlýþ anlarýnda çok ciddi yoðunluk oluyor. Bu sýnavý sektör çok güzel bir þekilde atlattý. Þimdi biraz daha deneyime odaklanacaðýmýz bir döneme giriyoruz. Yani bir platformdan sadece emir iletmek deðil, robo-advisory, chatbot servisi, kendi yatýrým alýþkanlýklarýnýza uygun, finansal okuryazarlýk seviyenize uygun bilgilendirmeleri alabileceðiniz, aslýnda kiþiye özel bir müþteri deneyim dönemine geçmek gerekiyor. Türkiye'deki sermaye piyasalarýnda çok hýzlý bir dönüþüm var. Biraz daha yatýrýmcýnýn bilinçlendirileceði bu yeni teknoloji, yeni deneyim aplikasyonlarý... Herkesin aslýnda kullandýðý aplikasyonlarý artýk küçük bireysel yatýrýmcý da deneyimini ayný o yeni teknolojik trendlerle istiyor. Dolayýsýyla büyük yatýrýmcýnýn eskiden sahip olduðu imkanlara yeni dönemde küçük yatýrýmcýnýn da bu dijitalleþmeyle sahip olacaðý ve bu deneyimi en üst noktada yaþatmaya çalýþacaðýmýz yeni bir dönem baþlýyor aslýnda diyebiliriz." dedi.

BORSA ÝSTANBUL'UN EN ÖNEMLÝ YATIRIMCISI PORTFÖY ÞÝRKETLERÝ

Ýþ Portföy Genel Müdürü Burak Sezercan, Türkiye'de portföy yönetim þirketlerinin 173 milyar dolarlýk bir büyüklüðü yönettiklerini ve aslýnda Borsa Ýstanbul'un en büyük yatýrýmcýlarýnýn bu þirketler olduðunu söyledi. Portföy yönetim þirketlerinin özellikle son 3-4 yýldýr en büyük kurumsal yatýrýmcý olarak devrede olduðunu belirten Sezercan, sektörün çok hýzlý geliþmesine karþýn henüz milli gelirin yüzde 11'i seviyesinde olduðuna dikkat çekti. Sezercan, bu rakamýn Avrupa'da yüzde 80'lere çýktýðýný ve gidecek daha çok yolun olduðunu kaydetti.

Sezercan, sektördeki dijitalleþme ile ilgili de þunlarý söyledi:

"Yatýrým fonlarý iki bacaklý bir iþ. Bir yönetim tarafý var, bir de daðýtým tarafý var. Daðýtým tarafý daha çok bankalar ve aracý kurumlarýn kendi dijital kanallarýyla yapýlýyor. Yüzde 85 civarýnda bu iþ bankalarýn aplikasyonlarý gibi dijital kanallardan gerçekleþiyor ve orada dijitalleþme sorunu çözülmüþ durumda aslýnda. Yönetim tarafýnda da biz fonlarýmýzý yönetirken yapay zeka dahil pek çok algoritmadan ve teknolojiden faydalanýyoruz. Ama þu anda kritik nokta bence iþin operasyon tarafý. Tefas'ta günlük iþlem adedi 70-72 binlerdeyken bugün 140 binlere gelmiþ durumda. 1 yýl geçmeden yüzde 90 artýþ yaþandý. Saklama tarafýndan deðerlemeye, denetiminden raporlamaya kadar iþte o operasyonel büyümeyi yönetecek teknolojik altyapýlarýn oluþmasý gerekiyor. O konuda yatýrým yapmayan þirketler sadece kendilerini deðil, ülke genelinde bile iþin büyümesini sýkýntýya atabilir."

'DÝJÝTAL ALTYAPININ FÝNANSMANINI ANCAK SERMAYE PÝYASASI ÝLE SAÐLAYABÝLÝRÝZ'

Topkapý Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Emre Alkin de üretimin çok önemli olduðunu ancak tek baþýna fabrikasyon faaliyetinin çok da önemli olmadýðýnýn 21. yüzyýlýn baþýnda çok net olarak görüldüðünü kaydetti.

Alkin, "Kocaman bir ekosistem var ve sermaye piyasalarý bunun tam merkezinde duruyor. Ancak biz pat diye dijital tarafa geçtiðimizden dolayý bir bocalama içindeyiz. Bu bocalama esnasýnda gereken dijital altyapýnýn finansmanýný ancak sermaye piyasasý ile saðlayabiliriz. Eðer bu mümkün olursa bir kýsým geliþmiþ ülkelerle geliþen ülkeler arasýndaki açýklýðýn bir kýsým kapanacaðýný söyleyebiliriz. Sermaye piyasalarýnýn önünü açacak olan þey öngörülebilirlik ve bu öngörülebilirliði dijitalleþme saðlýyor. 17 tane ekonomistle beraber uluslararasý ondan sonra üniversitelerde yaptýðýmýz çalýþma þunu gösteriyor: Önümüzdeki 10 yýl içerisinde sermaye piyasalarý ve dijitalizm yan yana geldiðinde þirketlerin arzu ettikleri en maksimum cironun bile yüzde 24 üzerine çýkabilme ihtimalleri var. " dedi.

Ticaret Bakaný Bolat’tan yabancý firmalara Türkiye’de yatýrým daveti

 Ticaret Bakaný Prof. Dr. Ömer Bolat, Türkiye'nin halihazýrda toplam 269,2 milyar dolar yatýrýmla 83 binden fazla çok uluslu þirkete ev sahipliði yaptýðýný ve küresel doðrudan yabancý yatýrýmlar içindeki payýný yüzde 1,5'e çýkarmayý hedeflediklerini söyledi. Türkiye'nin artýk küresel þirketlerin yönlendirildiði bölgesel bir merkez olarak hizmet verdiðini belirten Bolat, "Tedarik zincirleri yeniden tanýmlanýrken, Avrupa için üretim ve daðýtým merkezi olma konumumuzu daha da saðlamlaþtýracaðýmýza inanýyoruz." dedi. Türkiye'nin yabancý firmalar için çok önemli fýrsatlar sunduðuna iþaret eden Bolat, firmalarý Türkiye'deki yatýrým fýrsatlarýndan yararlanmaya davet etti.

Uluslararasý Ýþbirliði Platformu (UÝP) tarafýndan düzenlenen 15. Boðaziçi Zirvesi’nin ikinci günü Ticaret Bakaný Prof. Dr. Ömer Bolat'ýn sunumuyla baþladý. Bolat, 2010'da gerçekleþtirilen birincisi gerçekleþtirilen Boðaziçi Zirvesi'nin bugüne kadar gelinen dönemde güncel küresel zorluklar ve hýzla geliþen uluslararasý sistem hakkýnda derinlemesine tartýþmalarýn yapýldýðý ve önemli fikirlerin sunulduðu son derece saygýn bir platform haline geldiðini söyledi.

“E-TÝCARET ORTALAMANIN ÜZERÝNDE BÜYÜYOR”

Türkiye'nin 1990 ile 2023 yýllarý arasýnda 9 kattan fazla büyüdüðünü ve ekonominin tarihinde ilk kez 1 trilyon dolarý aþarak 1,2 trilyon dolara ulaþtýðýný belirten Bakan Bolat, dünyanýn en büyük 11'incisi ekonomisi olan Türkiye'nin dünya ihracatýndaki payýnýn da 2020 yýlýndan bu yana istikrarlý bir þekilde arttýðýna dikkat çekti. Bolat, "2024 yýlýnýn ilk 10 aylýk döneminde ihracat, geçen yýlýn ayný dönemine göre yüzde 3,6 artýþla 216,4 milyar dolar oldu. 2023 yýlý sonunda dünya mal ihracatýndaki payýmýz yüzde 1,08, hizmet ihracatýndaki payýmýz ise artan bir trendle yüzde 1,35 civarýnda bulunuyor. Hizmet ticaretinde hedefimizi 2028 yýlýna kadar yüzde 2'ye ulaþmak olarak belirledik." ifadelerini kullandý.

Ýhracata son yýllarda damga vuran e-ticaret konusuna da deðinen Bolat, "E-ticaret, sýnýrlarý aþan ve dünyanýn dört bir yanýndaki ekonomileri birbirine baðlayan, uluslararasý iþ birliðini güçlendiren ve toplumlarýn refahýný artýran evrensel bir köprü haline geldi. Bunun etkilerini dünya genelinde net bir þekilde görebiliyoruz. 2019'dan bu yana yüzde 75 oranýnda büyüyen küresel e-ticaret hacmi, 2023 yýlýna kadar 5,8 trilyon dolar gibi tarihi bir büyüklüðe ulaþtý. Türkiye'de ise e-ticaret hacminin GSYH içindeki payýnýn 2023 yýlýnda bir önceki yýla göre yüzde 33,3 artarak yüzde 6,8'e ulaþtýðýný görüyoruz. E-ticaret Türkiye'de ortalama ekonomik büyüme oranýnýn üzerinde büyüyor." diye konuþtu.

 ‘ÜRETÝM VE DAÐITIM MERKEZÝ OLMA KONUMUMUZ GÜÇLENECEK’

 Türkiye'nin yatýrýmlar konusunda, mali alanda elde edilen baþarýlar sayesinde daha da parlak bir tabloya sahip olduðunu vurgulayan Bolat, þu ifadeleri kullandý:

 "Þu anda toplam 269,2 milyar dolar yatýrýmla 83 binden fazla çok uluslu þirkete ev sahipliði yapýyoruz. Küresel doðrudan yabancý yatýrýmlar içindeki payýmýzý yüzde 1,5'e çýkarmayý hedefliyoruz. Ülkemiz artýk küresel þirketlerin yönlendirildiði bölgesel bir merkez olarak hizmet veriyor. Tedarik zincirleri yeniden tanýmlanýrken, Avrupa için üretim ve daðýtým merkezi olma konumumuzu daha da saðlamlaþtýracaðýmýza inanýyoruz."

 STA SAYISI 23'E ULAÞTI

 Türkiye'nin Serbest ve Tercihli Ticaret Anlaþmalarýna özel bir önem verdiðini ve geçtiðimiz yýl Birleþik Arap Emirlikleri ile imzalanan Serbest Ticaret Anlaþmasý'nýn (STA) yürürlüðe girmesiyle birlikte toplam STA sayýsýnýn 23'e ulaþtýðýný kaydeden Bolat, son durumla ilgili þu bilgileri verdi:

 "Ayrýca Birleþik Krallýk ile mevcut STA'nýn güncellenmesi ve kapsamýnýn geniþletilmesi için 2024 yýlýnda müzakerelere baþlamayý hedefliyoruz. Japonya, Körfez Ýþbirliði Konseyi ve Endonezya ile STA müzakerelerimiz devam ediyor. Türkiye'nin Tercihli Ticaret Anlaþmalarý (TTA) ile ilgili olarak Ýran, Azerbaycan, Özbekistan ve Pakistan ile yürürlükte olan dört TTA bulunuyor.  Ayrýca Maldivler ile müzakerelerimiz baþarýyla sonuçlandý ve TTA bu hafta baþýnda imzalandý. Özbekistan ile TTA'nýn geniþletilmesi ve Cezayir ile de müzakerelerinin hýzlandýrýlmasý yönündeki çabalarýmýz da devam ediyor."

 “KÖRFEZ ÜLKELERÝYLE GELÝÞMEKTE OLAN ORTAKLIÐIMIZ AÇIK BÝR KAZAN-KAZAN ÝLÝÞKÝSÝDÝR”

 Türkiye'nin KÝK ve Ýslam ülkeleri özelinde ekonomik ve ticari iliþkileri hakkýndaki görüþlerini de paylaþan Bolat, þunlarý anlattý:

 "Körfez ülkelerinin 2,2 trilyon dolarýn üzerinde olan toplam GSYÝH'sinin 2050 yýlýna kadar 6 trilyon dolara ulaþmasý bekleniyor. KÝK ülkeleri bu anlamda dünyanýn en büyük 8. ekonomik bloðunu oluþturuyor. Bizim de Türkiye olarak KÝK ülkeleriyle ikili ticaret hacmimiz 2002-2023 döneminde 2,1 milyar dolardan 31,4 milyar dolara yükseldi. Körfez ülkeleriyle geliþmekte olan ortaklýðýmýz açýk bir kazan-kazan iliþkisidir.

 Geliþmekte olan dünyanýn ortak sesi olan Ýslam Ýþbirliði Teþkilatý (ÝÝT) da gelecekte dünya arenasýnda kesinlikle bir güç merkezi olacak. Küresel tedarik zincirleri açýsýndan stratejik bir konuma sahip olan Ýslam Dünyasý ile yoðunlaþan ikili iliþkilerimiz doðrultusunda ticaret hacmimizi artýrmak için yeni ve iddialý bir strateji geliþtiriyoruz. ÝÝT ülkeleri ile 2002 yýlýnda 10,7 milyar dolar olan ticaret hacmimiz 2023 yýlýnda 129,7 milyar dolara ulaþtý. Stratejimizin ana hedeflerinden birini, Müslüman ülkelerin ihracatýmýzdaki payýný yüzde 26'dan yüzde 30'a çýkarmak olarak belirledik. Öte yandan Türkiye'nin sunduðu fýrsatlar Körfez ülkelerinin ekonomik çeþitlendirme gündeminde yerini alýrken, Türkiye 2003 yýlýndan bu yana bu bölgeden 11,6 milyar dolar deðerinde yatýrým çekti."

 AFRÝKA ÝLE TÝCARET ARTIYOR, TÜRK DEVLETLERÝ ÖRGÜTÜ'NE ÖZEL ÖNEM VERÝLECEK

 Türkiye'nin Afrika ülkeleri ve Türk Devletleri Örgütü'ne (OTS) de özel bir önem verdiðini anlatan Bolat, "2003'te baþlattýðýmýz “Afrika Ülkeleri ile Ticari ve Ekonomik Ýliþkiler Stratejisi” ile Afrika kýtasý ile ticaret hacmi o tarihten bu yana 7,5 kat artarak 2023 yýlýnda 36,8 milyar dolara ulaþtý. Afrika'daki yatýrýmlarýmýz 2023 yýlý sonunda 2,3 milyar dolara çýktý. Türk Devletleri Örgütü de nispeten genç bir uluslararasý örgüt olmasýna raðmen önemli ilerlemeler kaydetmeyi baþardý ve gelecek için umut vaat ediyor. OTS üye ve gözlemci ülkeleriyle ticaret hacmimiz 31,5 milyar dolara ulaþtý." dedi.

 TÜRKÝYE ÖNEMLÝ BÝR ALTERNATÝF SUNUYOR

 AB-Orta Asya Ýliþkilerine de dikkat çeken Bolat, "AB'nin Orta Asya Stratejisinin temel hedeflerinden biri, daha geniþ enerji güvenliði ve sürdürülebilirlik hedefleriyle uyumlu olacak þekilde enerji tedarik kaynaklarýný ve ülkelerini çeþitlendirmek. AB ile Orta Asya arasýnda hayati bir geçiþ güzergâhý olarak stratejik bir konuma sahip olan Türkiye, Rusya Federasyonu üzerinden geçen güzergâhlara uygulanabilir bir alternatif sunuyor. Türkiye, bu bölgeler arasýndaki enerji ticaretinde kilit bir kolaylaþtýrýcý olarak hizmet vermeye, baðlanabilirliði ve ekonomik esnekliði artýrmaya hazýrdýr." ifadelerini kullandý.

Türkiye'nin taþýmacýlýk ve lojistik tarafýndaki gücüne de iþaret eden Bolat, "Türkiye olarak temel duruþumuz, ticarete konu olan ürünlerin en düþük maliyetle, en hýzlý ve en kolay þekilde hedef pazara ulaþtýrýlmasý için taþýmacýlýkta tam serbestleþmenin saðlanmasýdýr. Hem ihraç ürünlerimizin hedef pazarlara ulaþtýrýlmasý hem de üçüncü ülke ürünlerinin ülkemiz üzerinden transit geçiþi açýsýndan ulaþtýrma koridorlarýnýn sorunsuz iþlemesine büyük önem veriyoruz. Bu anlamda Türkiye'nin jeo-stratejik konumu, Doðu-Batý ve Kuzey-Güney ulaþým koridorlarý için kilit bir konumda yer almasýný saðlýyor." diye konuþtu.

Bolat sözlerini, "Hepinizi Türkiye'deki yatýrým fýrsatlarýndan yararlanmaya davet ediyoruz. Biliyorum ki Türk þirketleri ve dünyanýn dört bir yanýndaki þirketler birlikte daha fazlasýný baþarabilir." diyerek tamamladý.