Geride bıraktığımız Ağustos ayında Türklere Anadolu’nun kapılarını açan hem Malazgirt Zaferi’ni hem de 30 Ağu...
Geride bıraktığımız Ağustos ayında Türklere Anadolu’nun kapılarını açan hem Malazgirt Zaferi’ni hem de 30 Ağustos Zafer Bayramı’nın yıl dönümlerini kutladık.
Milletçe, bizlere bu aziz vatanı armağan eden şehitlerimizden, gazilerimizden, Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını saygı ve rahmetle andık.
Ancak bazı devlet kurumlarının davranışları, bu gurur ve sevincimizi kursağımızda bıraktı…
Çünkü birçok eğitim kurumuna, belediye binasına ve yıkılma kararı alınan bir okulun duvarına Atatürk posteri ve Türk Bayrağı ters bir şekilde asılı bulundu.
Bu yanlışlıkla olamaz…
Birileri Atatürk düşmanlığını yine kusuyor her fırsatta.
Oysa Mustafa Kemal bir Osmanlı askeriydi ve Osmanlı İmparatorluğu’nun küllerinden bir Ulus Devlet hediye edilmişti bu millete. Özgür ve bağımsız bir milletin hür birer vatandaşı olmak ne demektir bilir misiniz?
Cumhuriyet değerlerine her fırsatta saldıran tarikatları, cemaatleri ve bazı şahısları bilirdik de; bazı Devlet kurumlarının da böylesine büyük yanılgıya düşeceği aklımızın ucundan geçmezdi.
Bunların bir kaçını paylaşayım:
Çayırova Belediyesi, Atatürk posterini ters asıyor.
Bazı ilkokul binalarında hem Atatürk hem de Ay-yıldızlı bayrağımız ters asılıyor.
Bir ulusun bayrağı nasıl ters asılır?
Burdur’da yıkım kararı verilen Gazi İlkokulu’nun duvarlarında hem ay-yıldızlı bayrağımız hem de Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün posteri çürümeye terk edilmiş.
Bunun üzerine CHP Burdur Milletvekili Mehmet Göker ve CHP İl Başkanı Barış Ayten, bayrağı ve posteri asılı oldukları yerden alarak Burdur İl Milli Eğitim Müdürü Mahmut Bayram’ın makam odasına getiriyor.
Müdür şaşkın. Milletvekili Mehmet Göker, “Masadaki isimliğinize gösterdiğiniz özen kadar Atatürk’ün posterine ve bayrağımıza da özen gösteriniz. Bir ulusun bayrağını ve kurucusunun posterini öyle yıkılacak bir binada bırakamazsınız! Sizi değerlerimize sahip çıkmaya davet ediyorum” diyerek kapıyı vuruyor ve binadan ayrılıyor…
Haklı mı? Sonuna kadar haklı…
O ay-yıldızlı bayrağımızın gönderlerde hür dalgalanması için acaba kaç yüz bin şehit verildiğini o müdür biliyor mu acaba?
Ayasofya’nın açılışındaki hakareti unutmadık
Bildiğiniz gibi geçen yılda, camilerimiz dolup taştığı için (!) Ayasofya’yı da ibadete açtı AKP Hükümeti.
Açılış töreninde Cumhurbaşkanı, bakanlar, milletvekilleri ve birçok bürokrat vardı. Caminin imamı açılışta vaaz veriyor. Atamıza sataşacak ya…
İlgili ayetleri sıraladıktan sonra, sanki Ayasofya için gönderilmiş gibi, “Allah bir daha böyle mabetleri kapatan kâfirlere ve zalimlere fırsat vermesin” gibi sözler sarf etti.
Hem de Cumhurbaşkanı’nın karşısında…
Makam, Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyetin makamı… Diyanet de öyle…
Ve bir Allah’ın kulu çıkıp, “Hoca sen neler söylüyorsun. İşine bak!” diyen olmuyor…
Nedir bu Atatürk düşmanlığı?
Daha önce kendini tarihçi kabul eden bir ebleh de aynı şeyleri söylüyordu;
“Keşke Çanakkale’de Mustafa Kemal’in ordusu değil de İngilizler kazansaydı” diye konuşuyor, alkış da alıyordu.
Öldü, gitti… İzi silindi…
Ancak…
Gazi Mustafa Kemal ve silah arkadaşlarının kurduğu bu Cumhuriyet tüm kurumlarıyla dimdik ayakta…
Lafı uzatmadan, bu eblehlere, bayrağımızı ve Atamızın posterini ters asanlara Neyzen Tevfik’in bir şiiriyle cevap verelim:
“Ne ararsın Tanrı ile aramda?
Sen kimsin ki orucumu sorarsın?
Hakikaten gözün yoksa haramda,
Başı açığa niye türban sorarsın?
Rakı şarap içiyorsam, sana ne.
Yoksa sana bir zararım, içerim.
İkimiz de gelsek kıldan köprüye;
Ben dürüstsem, sarhoşken de geçerim…
Esir iken mümkün müdür ibadet?
Yakıp kalkıp Atatürk’e dua et.
Senin gibi dürzülerin yüzünden,
Dininden de soğuyacak bu millet…
İşgaldeki hali sakın unutma!
Atatürk’e dil uzatma sebepsiz.
Sen anandan yine çıkardın amma;
Baban kimdi, bilemezdin şerefsiz…”