ABD’li ilaç şirketi Merck, koronavirüse karşı geliştirdikleri deney aşamasındaki hapın, virüse yeni yakalanmış kişilerde hastaneye yatmayı ve ölü...
ABD’li ilaç şirketi Merck, koronavirüse karşı geliştirdikleri deney aşamasındaki hapın, virüse yeni yakalanmış kişilerde hastaneye yatmayı ve ölüm riskini yarıya düşürdüğünü duyurdu.
Koronavirüse karşı geliştirilen aşılar uygulanmaya devam ederken virüse karşı ilaç geliştirme çalışmaları da devam ediyor.
Bu alanda çalışan ABD'li ilaç şirketi Merck ve ortağı Ridgeback Biotherapeutics şirketinden yeni bir açıklama yapıldı.
Ölüm oranı yarı yarıya düştü
Açıklamada, korona semptomları ortaya çıktıktan sonraki 5 gün içinde ‘molnupiravir’ ilacını alan deneklerin, ‘plasebo’ alanlara göre hastaneye yatma ve ölüm oranının yarı yarıya azaldığı bildirildi.
Kullanım başvurusu yapılacak
Açıklamada, molnupiravir için yakında ABD ve dünyada kullanım izinlerine başvurulacağı da belirtildi. Onaylanması halinde Covid-19’u tedavi ettiği kanıtlanan ilk hap olması beklenen molnupiravirin, salgınla mücadelede önemli bir adım olabileceğine işaret edilen açıklamada, hastaların molnupiravir hapını beş gün boyunca günde iki kez alması gerekeceği kaydedildi.
Merck’in ilaç üzerinde yaptığı önceki deneyler, ilacın şiddetli semptomları bulunan ya da hastaneye yatmış hastalara fayda sağlamadığını göstermişti.
Tünelin sonu görünüyor
Bu arada, bir Dünya Sağlık Örgütü yetkilisi tarafından yapılan açıklamada bu sağlık krizinin Mart 2022'ye kadar bitebileceğini söylendi. Yapılan açıklamada, tünelin sonunun görünmeye başladığı, koronavirüs salgınının azaldığına dair göstergeler olduğu belirtildi.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) son raporlarına göre, koronavirüs salgını küresel olarak azalmakta. DSÖ, yeni vaka sayısının her hafta 400 bin daha az vaka ile haftadan haftaya farkla azaldığını söyledi.
DSÖ Halk Sağlığı, Çevre ve İklim Değişikliği Departmanı Direktörü María Neira, aşılama sağlandığı sürece Mart 2022'ye kadar tüm bu sağlık krizinin sona erebileceğini tahmin ettiklerini bildirdi. Neira, "Bazı ülkelerde hala endişe verici olduğundan, her şey aşılamanın hızlandırılmasına ve ilaçların bulunabilirliğine bağlı olacaktır." dedi.